28 Eylül 2007 Cuma

27 Eylül 2007 Perşembe

UÇUŞ PLANI (FLİGHTPLAN)




Yaratıklı,uzaylı ve bol kanlı korku filmlerini sevmem ama gerilim denen,adamı izlerken koltuğun tepesine tırmandırıp gerim gerim geren! filmlere bayılırım.Bu filmi fargmanını izleyince merak etmiştim.Jodie Foster'ın kırmızı,tedirgin bakışları ve kaybolan bir kız çocuğunun varlığı(anne yüreği işte dayanmıyor)"izle,izle" diye sinyal gönderdi beynime.
Kyle'nın küçük kızı Julie'nin ortadan kaybolduğunu fark eder. Telaşlanır ve çevresindekilerden, mürettebattan yardım ister. Ancak uçaktaki kimse kızın varlığını bile hatırlamaz ve Kyle'ın akıl sağlığından şüphe etmeye başlarlar. Bunun üzerine Kyle annelik içgüdülerine dinleyerek uçağı birbirine katar.Bu yazdıklarım 1. cd'nin yarısına kadar olanlar...Sukut-u hüsran...Bu kadarını ben zaten fargmanda da izlemiştim diye dövünüp tüm ümitleri kesecekken film birden hızlanmaya başladı
Kısıtlı alan kullanılmasına rağmen filmin kovalamaca sahneleri güzeldi.Adı gibi arada uçuşa geçsede,kadı kızındaki abartı unsurunu es geçtik.Jodie Foster'ın performansı gayet iyiydi hakkını yemeyeyim şimdi.Sonuçta hafiften gerecek,boş vakit varsa izlenebilecek bir film çıkmış ortaya.

26 Eylül 2007 Çarşamba

CAMONDO MERDİVENLERİ

Herşey bir fotoğrafla başladı aslında.Bir arkadaşımda bulunan ufak bir kitapçığın içinden kesip aldım o resmi, 1999 yazıydı galiba.
Bu resim için az bağırmadı bana ama nafile hala bende vermedim ona. İstanbul'da yaşarken birçok şey size kendinizi farklı hissetirebilir,bu merdivenler bende tek kelimeyle bu hissini uyandırıyor.
Merdivenleri sadece 1 defa gördüm,nedenini bilmiyorum ama bir daha yanından geçmek kısmet olmadı.
İsteyerek gitmekse hiç gelmeyen özel anlara saklandı.
(di mi simorg? )
Geceden uzak sabaha yakın bu saatte nerden aklıma geldi bilmiyorum ama iyi ki geldi.
Belki bu kadar hayranlık duyulan birşeyin adını ,tarihini,değişik fotoğraflarını az önce öğrenmem biraz acayip gelebilir ama
kısmet dedikleri bu olsa gerek.
Merdivenlere adını veren Camondo ailesine ait bir
kitap olduğunu,
bir merdiven resiminin yazıya bu kadar çok yakıştığını
beni büyüleyen resmi çeken
Hasköy'de bir mezarın hazin öyküsünün benim öykümle kesişmesini
geçte olsa öğrenmek benim ayaklarımı yerden kesti.
Sevdiğim bir ayrıntı...
Hayatıma dair bir nokta...
Küçük ayrıntıların büyük mutluluklar yarattığı dünyama tekrar hoşgeldiniz.

23 Eylül 2007 Pazar

RATATOUİLLE

Dün kızımla bir filme gittim ,filmin bahanesiyle neler öğrendim neler?Yemekler, güzel siteler,benim gibi düşünen insanların çokluğu beynimi döndürdü desem yeridir.Ne filmmiş yahu!!Son bir senedir animasyom izlemekten kusacak hale gelen bendeniz Pixar'ın yapımlarını her zaman ayrı yerde tutmuşumdur.Bu kadar ayrıntıyı animasyon haline dönüştürüp, inanılmaz bir görsel şölen ortaya çıkarmak her yapımcının harcı değil.Paris'e gitmek isteği doğuracak kadar güzel tasvirler,sokaklar,ışıklar altında Eyfel kulesi....Ben vcd'si çıkınca alıp tekrar izleyeceğim ama kızımın kolleksiyonuna mı yoksa kendi kolleksiyonuma mı ekleyeceğim,hala kararsızım:)

Meşhur Ratatouille adlı yemeğin (türkçesi sebze buğulaması) resmi

17 Eylül 2007 Pazartesi

TEKİR BUĞULAMA

Bu tarife benzer bir tarifi bir televizyon programında seyretmiştik eşimle.Giresun'un Tirebolu ilçesinde denize nazır bir kalenin dibindeki küçük balıkçı kulübelerinde yapmışlardı buğulamayı. Biz eşimle azcık kendi zevkimize göre değiştirdik.Çok kolay ve çabuk hazırlanabilen,oldukça lezzetli bir yemek oluyor.

MALZEMELER


  • 1 kilo tekir balığı


  • 3 adet domates


  • 5 adet tatlı sivri biber


  • 2 adet kırmızı salçalık biber


  • 6-7 diş sarımsak


  • 2 adet limon


  • 5-6 çorba kaşığı tereyağ


  • 1 bardak su ve süslemek için maydanoz

Balıkların dış yüzeyindeki pulları iyice temizleyip,tuzladıktan sonra tepsiye istediğiniz düzende dizin.Üstüne kabukları soyulup doğranmış domatesleri,küçük küçük doğradığınız biberleri,sarımsakları ve limonları dizin.Dilimlenmiş limonları,maydanozu ve tereyağını diğer malzemenin üstüne serpiştirin.Tepsinin kenarından bir bardak suyu ekleyerek 200 derece olarak ayarlanmış fırına koyun.15 -20 dk sonra yemeğiniz hazırdır.Tepsinin içinden yağına ekmeğinizi bandıra bandıra yiyin.Afiyet olsun.

16 Eylül 2007 Pazar

HAYALET SÜRÜCÜ



A)Nicolas Cage hayranıyım.
B)Fantastik filmleri seviyorum.
C)Düzgün efekt ve aksiyon olsun yeter.
D)Hepsi
Yukarıdaki şıklardan herhangi biri size uyuyorsa bu filmi kaçırmayın derim.Filmle ilgili yazılacak bir sürü şeyim vardı ama birileri benden önce yazmış.Bence okumadan geçmeyin.

12 Eylül 2007 Çarşamba

SAFRAN SARI (İNCİ ARAL)


Yazarlığının 30. yılında İnci Aral'dan, Türkiye'nin bu zamanlarına dair, kolay unutulmayacak bir roman: Safran Sarı. Genç yaşta yükselmiş bir yatırım uzmanı; eski eser kaçakçısı bir kadın; üniversite mezunu bir telekız. İnci Aral, 'Geleceksizlik' üzerine kurduğu romanında bu üç kişinin kesişen yollarını anlatıyor. Safran Sarı; para, güç ve başarı peşinde koşarken kimliklerinden, aşktan ve umutlarından uzaklaşan, en sonunda ruhunu kaybedişinin serüveni...
'Safran Sarı; 1994'te yayımlanan Yeni Yalan Zamanlar'da, insanımızın serüvenine, değerler yitimiyle savruluş ve çözülmelerine yönelttiğim bakış açısı ve edebi ilginin 2003'te Mor'la gelişen devamı oldu ve bu iki romanı tamamlayan bir üçleme oluşturdu. Safran Sarı'ya başlarken çağının tanığı olmayı önemseyen bir yazarın yaşadığı yıllara ilişkin izlenim ve duygularının birçok bakımdan ciddi bir bütünlük oluşturduğunu gördüm. Bu yüzden ilk kitabı Yeşil olarak yeniden adlandırdım ve üçlemeyi 'Yeni Yalan Zamanlar' üst başlığıyla tanımlamayı uygun buldum'. - İnci Aral (Tanıtım Yazısından)
****************************************************
Kullandığı Türkçeyi,cümle kurgusunu ve uygun sözcükleri seçmekteki başarısından dolayı daha öncede okumuştum İnci Aral'ı.Ordu'da ve Giresunda bulamadığım bu kitabı eşim Samsun'dan alıp getirdiğinde çok sevindim ve hemen okumaya başladım.Konusu çok farklı değilmiş gibi fakat seçilen karakterler herkesin çevresinde sıkça gördüğü tipler değiller.Farklı dünyalardan yansıtılan bakış açısı güzel bir olay örgüsüyle birleşince sıkmadan okunabilecek ve ardından sorgulamalar yaptırtacak bir kitap çıkmış ortaya.Kaybedilmiş ruhları okurken kendinizi kaybetmemek için hala şansınız olduğunu okuyup şükredebilirsiniz belki.