"Kalp Ağrısı, Halide Edip Adıvar,'ın en sevdiğim romanıdır: Senin sevip sevmemenin ne önemi var diyeceksiniz. Biliyorum, yok. Bir okurun tutkusuyla söylüyorum... Bu romanda, Milli Mücadele yıllarının derin izlerini art planda yakalarız. Öndeyse, bir avuç aydın insanın kalp ağrıları bütün şiddetiyle sürüp gider. Ateşten Gömlek'in, Vurun Kahpeye'nin yazarı şimdi bireysel sorunlara eğilmekte, dönemi için çok incelikli ruh çözümlemeleriyle bu sorunları irdelemektedir. Kalp Ağrısı'nın bir başka özelliği, Halide Edip'in 'son' tutuklu aşk romanı olmaıdır. Yazar, aşk üzerine söyleyeceklerinin tümünü, sanki bu sızılı eserde söylemiş; sonra bir aşk kırgını gibi susmayı tercih etmiştir. Edebiyatımızın en güzel, en anlamlı gönül acısı romanlarından biri." Selim İleri
Bir önceki yazımda bahsettiğim arka kapak yazısı budur işte...Zeyno'nun hikayesini çok net şekilde aktarmış bu kısa not..Zeyno'nun hikayesi, uzun bir iş seyahatinden dönen doktor babasına başından geçenleri anlatmasıyla başlar.Bir akşam yemeğinde en yakın dostu Azize'nin yeğeni Binbaşı Hasan ile tanışır Zeyno. İlk karşılaşmadan itibaren birbirlerinin çekim alanına girerler ama bu ilişkinin nihayete erişememe ihtimali yüksektir.Zeyno babası gibi doktor olan Saffet'le nişanlıdır ,mantık ve saygı üzerine kurulu bir ilişkileri vardır.Azize'de Binbaşı Hasan'a sırılsıklam aşıktır ama Hasan bunu görmezlikten gelir.Zeyno gibi asi,karakter sahibi bir kadınla Hasan gibi yakışıklı,istediğini almaya kararlı bir erkeği etkisi altına alan tutkulu aşk, dillendirilmediği halde çevrelerindekiler tarfından sezilir ve Azize'nin intiharıyla zaten zor olan durum iyice çıkmaza girer.
Olayların bir kısmı Zeyno'nun babasına okutturmak için tuttuğu günlükten,bir kısmı intihar sonrası Hasan'la evlenip tedavi için Viyana'ya giden Azize'nin Zeyno'ya yazdığı mektuplardan naklediliyor.Nerdeyse olayın diğer kahramanlarının dilinden duyarız birazını da.Kitap aşk, dostluk, fedakarlık gibi kavramlar çevresinde dönüyor ama kitabın çekiciliği sadece bu güncel konulardan kaynaklanmıyor.Zeyno ile çizilen karakter yaşadığı aşkı,çektiği ıstırabı ,olaylara bakış açısını o kadar iyi anlatıyor ki çekilen bu kalp ağrılarının sadece roman için yazılmış olma ihtimaline inanamadım.Yazarının çektiği derin ruh sarsıntılarının izleri açık olarak ortaya saçılmışken anlatılanlara "Olur böyle şeyler " diye bakamadım.Yazıldığı döneme ,Zeyno'nun karakterine bakınca (1924) Zeyno'nun Halide Edip'e ne kadar ne kadar çok benzediğini düşünmeden edemedim.Kitabı elime aldığımda istediğim şey samimi bir aşk öyküsü okumaktı.Okudum ,ruhumu istediği şekilde doyurdum ama kitabın sayfaları arasında gezinirken tahminimden daha fazla sarsıldım.Handan'ı da beğenmiştim ama Kalp Ağrısı'nı başka türlü bir hisle sevdim.
***Yakında diziside ekranlara gelecekmiş bu kitabın...İlk bölümünü seyretmeyi düşünüyorum , sonrasına dizinin absürtlük oranına göre karar vereceğim.
Özgür Yayınları /285 sayfa
3 yorum:
Severek okuduğum bir romandı,benim için...
Severim kalp ağrıtan ne varsa doğada,belki de bundan elim gitti,o kitap başlığına ellerimi sürmek istedim...
Orada acı çeken zeynoya dokunmak...
Çok güzel özetlemişsin canım ya...
Harikasın...
Elif'im;
Bende Zeyno'ya üzülme deyip elimi omzuna atmak isterdim...Doğru zamanda beni bu kitapla tanıştırdığın için saol...
uzun süredir elimde olan ama okuyamadığım bir kitap :( yazıdan sonra daha da merak etmeye başladım.
Yorum Gönder