İnsan iki hafta Bim'e turunç ve patlıcan reçeli gelecek diye bekler mi?Benim gibi bir deliyse bekler:)Sonunda kavuştum reçellerime.Gerçi Antalya'nın ev yapımlarına benzemez ama bulamayınca keçiye Abdurrahman Çelebi denmesi hikayesi benimkisi..Rahmetli anneannemin yaptığı gül reçellerinden sonra en çok sevdiğim reçel çeşidi oldu bunlar.Hakiki gül reçeli yemeyelide yıllar var zaten:( Ben önümüzdeki sene iyi bir ev hanımı olmaya karar veripte bu reçelleri kendimmi yapsam yoksa?Şöyle güzel birkaç tarif bulup denemek,en iyisinde karar kılmak lazım aslında.Elimede pek yakışmaz ama...Denemeye değer...Üstüme önlüğü takıp,elime kepçeyi alıp "Reçelci geldi hanımmmmmmm" diye bağırırken (niye bağırıyorsam!)düşünüyorumda kendimi ,çok komik olurum ben yahu..Olsun yinede denemeye değer:) Şimdi gece vakti insanın canı reçelli ekmek çekerse yazacağı yazıda bu kadar olur.Ev darmaduman(ama az kaldı) ve Serap bilgisayar başında reçelli ekmek düşleri kuruyor.Kalkıpta yiyeyim bari:)
2 yorum:
Patlıcan değil ama çok güzel bir turunç reçeli tarifim var.Ben de bir İstanbullu olarak iyi yapmıştım :)
Benim mutfakla aram çok iyi değildir aslında.Kayınvalidem geldikten sonra iyice bozuldu zaten.Ama bu tarz şeylere özeniyorum.Güzel bir turunç reçeli tarifine kesinlikle hayır demem:)
Yorum Gönder